top of page

İpek Yolu

  • yaseminkaradag1996
  • 21 Kas 2021
  • 1 dakikada okunur

İpek Yolu, Çin'den başlayarak Anadolu ve Akdeniz aracılığıyla Avrupa'ya kadar uzanan ticaret yoludur. İpek ve baharat, eski çağlardan beri uluslararası ilişkilerde önemli bir rol oynamış, kervanlarla batıya taşınmıştır.





İpek Yolu'nun ana güzergahı Çin'i Orta Asya ve İran üzerinden Mezopotamya'ya, oradan da Akdeniz kıyısındaki Antakya ve Sür Limanlarına bağlayan kara yoludur. Karadeniz üzerinden Sibirya'ya ulaşan, Hindistan'ı dolaşarak Orta Anadolu'ya bağlanan, bir kısmı denizden olmak üzere birçok farklı koldan bahsetmek mümkündür.


Porselen, kağıt, baharat, kürk ve değerli taşların yoğunlukta olduğu bu kültür alışverişi, sadece tüccarların değil, fikirlerin ve dinlerin de yolu olmuştur. Doğu kültürünün Batı'da tanınmasındaki en büyük etkenlerden de biridir.





İpek Yolu, sağladığı ekonomik yararlar nedeniyle tarih boyunca birçok devletin birbiriyle savaş halinde olmasına neden olmuştur. Bu durumun gerektirdiği önlemler doğrultusunda, belirli konumlarda devletler arası anlaşmalı satış merkezleri, gümrük kontrol noktaları kurulmuştur. Ticaret yollarının güvenliğini sağlamak amacıyla bazı tedbirler de söz konusudur. Korsanlar ve eşkıyalar, Çin'den Mısır'a kadar, rahatlıkla yağmalayabilecekleri dar geçitlerde kervanlara saldırıyorlardı. Bu yüzden Çin, kervanlarını özel savunma birlikleri ile donatmış, güzergah boyunca Çin Seddi'ni inşa etmiştir.


İpek Yolu boyunca yapılan arkeolojik kazılar sonucu farklı dönemlere ve devletlere ait paralar, sikkeler, tabletler, yazılı anlaşmalar, taşınan mallara dair belgeler bulunmuştur. Bunun yanı sıra özellikle Selçuklu'nun farklı dönemlerinde yapılmış ve günümüze kadar korunmuş birçok han ve kervansaray dönemin mimarisi hakkında bilgiler sunmaktadır.





Kervansaraylar, kervanların konak yeridir. Selçuklu kervansaraylarının çevreleri yüksek duvarlarla korunur, savaşlarda kale olarak kullanılırdı. Hanlar, sultanlar ve devlet adamlarınca vakıf olarak kurulurdu, verilen hizmetten para alınmazdı.



Kervansaraylarda; yatakhane, aşevi, ambar, ahır, mescit, hamam, eczane, nalbant için gerekli alanlar bulunurdu. Dolayısıyla bu yapıların boyutları, inşa edildikleri, yolun ticaret hacmine, konaklayacak kervanların büyüklüğüne ve yaptıranların gücüne bağlı olarak değişirdi. Aşağıda Selçuklu mimarisini günümüze ulaştıran çok önemli kervansarayların bazılarını görebilirsiniz.


Ertokuş Han- Isparta


Sultan Han- Aksaray








Susuz Han- Bucak




Kızılören Han- Konya

 
 
 

Comments


bottom of page